Akran değerlendirmesi dergilerde yayınların - Tüp bebek
Biyokimyasal ve gebeliğin ilk üç aylık dönemde ultrasonik çalışmalar: Genetik hastalıkların preimplantasyon tanı için biyopsi embriyoların kaynaklanan gebelikler.
J Assist Reprod Genet. 1996 Mar;13(3):254-8.
Soussis I, Harper JC, Kontogianni E, Paraschos T, Packham D, Handyside AH, Winston RM
Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Enstitüsü, Royal Lisansüstü Tıp Fakültesi, HammersmithHastanesi, Londra, İngiltere.
AMAÇ:Amacımız erken biyokimyasal ve kalıtsal hastalıkların preimlantasyon tanı için biyopsi embriyolardan kaynaklanan gebeliklerin ultrasonic ölçümlerini araştırmaktır.
SONUÇLAR: Biyopsi sonrasında meydana gelen tekiz hamileliklerde hCG seviyesi başlangıçta düşüktür. [ (oosit kurtarmadan 10 veya 12 gün sonra (VEYA) ] kontrollerden 16 gün sonra bu oran yükselir. İkiz biyopsi hamileliklerde hCG seviyesinin kontrollü ikiz hamileliklere gore daha dşük oranda olduğu görülür.
Progesterone seviyeleri geniş bir varyasyon göstermiştir. Ultrason ölçümleri genel ortalama keseçapı ve yumurta toplandıktan sonra 28 ve 42 gün de baş-popo uzunluğu biyopsi ve kontrol gebeliklerde benzer olduğunu gösterdi. SONUÇ: Biyopsiembriyoların kaynaklanan Gebeliklerin IVFgebeliklerde kontrol etmek için benzer şekilde davranır. Ancak, embriyo biyopsisinden sonra ki hücre kütlesinde azalma genellikle erken hamileliklerde daha küçük ultrason ölçümlerine ve hCG serumunun seviyesinin azalmasına sebebiyet verir.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
Kistik fibrozis (delta F508) ve preimplantasyon genetik tanı ile klinik deneyim (delta F508)
1: Prenat Diagn. 1996 Feb;16(2):137-42.
Ao A, Ray P, Harper J, Lesko J, Paraschos T, Atkinson G, Soussis I, Taylor D, Handyside A, Hughes M, Winston RM
Hammersmith Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Enstitüsü, Royal Lisansüstü Tıp Fakültesi, Londra, İngiltere.
Preimplantasyon genetik tanısı (PGD) kistik fibroza neden olan yaygın olarak görülen delta F508 taşıyan 12 çiftte denendi. In vitrofertilizasyonun (IVF) 2. ve 3. günlerinde biyopsi yapılır ve genetik analizi yapılmak üzere bir kaç tane hücre alınır.
137 normal şekilde döllenmiş embriyonun 18 kür sonunda 114 tanesi başarıyla biyopsiye alınıyor. 83 embriyoda genetik analiz başarılı olmuştur. (%73) Kalan embriyolar ile, iki veya daha fazla hücre elde edilen sonuçlar uyumsuzdu veya amplifikasyonlar başarısız oldu. 15 kür sonunda, bir veya iki veya taşıyıcı embriyolar 5 tane klinik gebeliğinde kullanıldı. Beş tane tekiz bebek dünyaya gelmiştir ve bebekler normalalleli için homozigot olarak teyit edilmiştir. Deneyimlerimiz Tüp Bebek (IVF) ve bölünme aşamasında biyopsinin yeterli sayıda embriyo sağladığını göstermiştir.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
Endometriozis hastalarının IVF sonuçları: Hastalığınşiddeti sonucu, ya da düşük yapma sıklığı etkilemez
Hum Reprod. 1995 Jun;10(6):1507-11.
Geber S, Paraschos T, Atkinson G, Margara R, Winston RM
Hammersmith Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Enstitüsü, Royal Lisansüstü Tıp Fakültesi, Londra, İngiltere.
Literatür endometriozis olan hastalar için in- vitrofertilizasyon (IVF) sonuçlarının, hastalığın evresinebağlı olduğunu ve şiddetli endometriozis hastalarındadaha yüksek bir başarısızlık oranına sahip olduğunu göstermektedir. Düşük daha endometriozis için tedavi edilen kadınlarda yaygın olarak görülmektedir. Yapılan çalışmaya göre, 140 endometriozis hasta synthetic follicle stimulating hormone analogları (GnRHa) kullanarak 182 kür Tüp Bebek (IVF) tedavisi gördü.
Endometriozis olan hastalara yalnızca bir grup (grup 4) tahsis edildi. Sonuçlar aynı süre içinde aynı tedavi uygulanan diğer üç grup hasta ile karşılaştırıldı.
Grup 1 erkek faktörü sadece (45 siklus), çiftlerden oluşan grup 2 açıklanamayan infertilite (196 devir) ve grup 3'te tubal faktör içeren çiftler (1139 devir) olarak tespit edildi.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
İnsan ovositlerinde elektron mikroskobu taraması ile görülen zona tepkisihe
1: Hum Reprod. 1994 Nov;9(11):2135-8.
Nikas G, Paraschos T, Psychoyos A, Handyside AH
Üreme Fizyolojisi Laboratuarı, Bicêtre Hastanesi, Gregory Pincus binası, INSERM, Le Kremlin-Bicêtre, Fransa.
Tarayıcı elektron mikroskobu kullanarak, bir in-vitro fertilizasyon programında döllenmemiş ve döllenmiş insan pronucleus aşama ovositleri arasında zona pellucida ince yapısında farklılıklar bulduk. Döllenmemiş ovositte, zona pellucida, birkaç tabaka halinde üst üste dizili çok sayıda halka şeklinde yapılardan oluşan gözenekli bir görünüm arz ediyordu. Yüzeysel gözeneklerin ortalama çapı 4 mikrondu, içte kalan gözeneklerde çap küçülüyordu. Döllenmiş ovositlerde, zona pellucida kompakt yapıdaydı; halkalar kaynaşmış görünümdeydi, gözenekler iç zonadan çıkan amorf bir malzeme ile deforme olmuştu. Mikrograflar insan ovositlerindeki zona reaksiyonuna ilişkin ultrastrüktürel bir kanıt sunmakta ve insanlarda polyspermi engelleme mekanizmasının morfolojik ve mekanik yönlerine ilişkin fikir vermektedir.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
Polikistik over hastalarda in vitro preimplantasyon embriyoların normal gelişimi metabolik aktivitesi
1: Hum Reprod. 1995 Aug;10(8):2125-35.
Hardy K, Robinson FM, Paraschos T, Wicks R, Franks S, Winston RM
İnsan Embriyoloji Laboratuarı, Kraliyet Lisansüstü Tıp Fakültesi, Hammersmith Hastanesi, Londra, İngiltere.
Polikistik over sendromu (PCOS) yüksek düşük oranları ve in-vitro döllenme (IVF) sonrası, düşen döllenme oranları ile yakından ilişkili olup, ovosit ve embriyoların kalitesiz olduğunu düşündürmektedir. Bu prospektif çalışmada, IFV sonrası anovulatuar PCOS, ovulatuar PCOS veya tubal hastalığı olan 51 hastada, embriyoların gelişimini, metabolik aktivitesini ve blastosist hücre sayısını inceledik. Alınan ovosit sayısı ve fertilizasyon oranları PCOS hastaları ve tubal hastalığı olan hastalar ile benzer bulundu. Embriyo transferi sonrasında PCOS’lu hastaların % 46’sı ve tubal hastalığı olan hastaların % 36’sı hamile kaldı. PCOS’lu hastalar ve tubal hastalığı olan hastalardan alınan fazla embriyoların benzer bir oranı da blastosist aşaması (sırasıyla% 38 ve % 43) için geliştirilmiştir. Anovulatuar PCOS olan hastalar, daha hızlı bölünen, daha erken kavite olan daha az parçalanma sergilemiştir ve tubal hastalığa sahip hastaların embriyolarından blastosist safhasında daha çok hücreye sahiptir. Glukoz alımı ve laktat üretimi preimplantasyon gelişimi boyunca tüm gruplar için benzerken, PCOS hastaları için optimize edilmiş “titre edilmiş” rejim kullanılarak ovulasyon induksiyonu geçiren tubal hastalığa sahip hastalarda düşük blastosist hücre sayısına ilaveten düşük pirüvat alımı olan embriyolar görülmüştür. Bu çalışma, optimize edilmiş bir ovulasyon indüksiyon rejimi ile, PCOS hastalarından alınan embriyoların kaliteli ve gelişim potansiyeli olduğunu göstermektedir.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
Adenomyozis uteri tanısında endovajinal ultrasonografi: tahmin edilebilir özelliklerin belirlenmesi
1: Br J Obstet Gynaecol. 1995 Jun; 102(6):471-4.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Enstitüsü,Royal Lisansüstü Tıp Fakültesi, HammersmithHastanesi, Londra, İngiltere.
Brosens JJ, de Souza NM, Barker FG, Paraschos T, Winston RML
Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı bölümü, Hammersmith Hastanesi, Londra, İngiltere.
AMAÇ: Adenomyozis tanısında ve tahmin edilebilir özelliklerin belirlenmesinde endovajinal ultrasonografinin rolünü prospektif olarak değerlendirmek .ORTAM: Vitro Fertilizasyon Birimi, Hammersmith Hastanesi. KONULAR: Menoraji ve Dismenore ‘li elli altı kadın. TASARIM: endovajinal sonografi yapıldı ve uterus vücut morfometri ve myometrial ekojenite değerlendirildi. Adenomyozisin sonografik şüphesi yüksek ya da bağlı olarak rahim genişlemesine bağlı olarak düşük çıkar.
İngilizce IVF çalışmalarda ilgili atıfların
(İngilizce) Dr Paraschos tarafından Vitro Fertilizasyon Çalışmaları fazlası
Dr. Paraschos'a (Türkçe, Fransızca veya İngilizce) e-posta gönderin:
